Demir Küme Sivasspor Teknik Yöneticisi İstek Çalımbay, Demirören Haber Ajansı’na (DHA) özel açıklamalarda bulundu.
Şu anda Sivas’ta konutta yalnız kaldığını söz eden İstek Çalımbay, “Sıkıcı olmuyor. Sabah saatlerinde yürüyüş, koşu yapıyoruz. Ayak tenisi oynuyoruz. Sabah saat 09.00’da gidiyorum esasen ve saat 11.30-12.00 üzere buraya geliyorum. Gelince bir kahvaltı yapıyoruz. Sonrasında öğle ortası oluyor. Onu da farklı kıymetlendiriyoruz. Sinema seyretmek, kitap okumak, İngilizce çalışmak üzere kimi şeyler yapıyoruz. Akşam oluyor esasen. 7’den sonra tekrar bir yürüyüşe çıkıyoruz. Lakin bu sefer tesislere gitmiyoruz. Kendi oturduğumuz yer biraz kent dışı esasen. Sakin bir yer kimse olmuyor. Yardımcımla, Ayhan hoca ile birlikte 1 saat kadar yürüyoruz. Sonrasında da tekrardan meskene geliyoruz” diye konuştu.
“BİZLER ÜZERE TOPLUMA MAL OLMUŞ İNSANLARIN DİKKAT ETMESİ, HERKESE ÖRNEK OLMASI GEREKİYOR”
Mecburî haller dışında dışarı çıkmadığını lisana getiren deneyimli teknik adam, “Zaten bir defa onu yapmamamız gerekiyor. Her şeyden evvel o çok kıymetli, ayak uydurmamız gerekiyor. Biz üzere topluma mal olmuş insanların daha da dikkat etmesi, herkese örnek olması gerekiyor. Ben katiyen meskenden çıkmıyorum. Fakat bazen kulüple ilgili çok değerli bir toplantı oluyor, çıkıp gidiyoruz. Arayı müdafaaya çalışıyoruz. Orada da fazla durmayıp çabucak geri geliyorum. Bir defa oldu esasen. Vakit zaman çok sıkılıyoruz, İstanbul’a gitmeyi çok düşündüm, zira çocuklarım daima oradalar. Lakin yapacak bir şey yok. Herkesin olduğu yerde kendini çok yeterli biçimde izole etmesi gerekiyor. Sıhhat bakanlığımız olsun, profesörlerimiz olsun daima uyarıyorlar. Bizim de o ikazlara uymamız gerekiyor. Elimizden geleni yapıyoruz. Ben bu orta kadroyla da birebir konuşmaları yapıyorum. Birebir şeyleri ileti atıyoruz arkadaşlarımıza. Bu olay başladığında Cumhuriyet Üniversitesi’nin başhekimi Tamer Beyefendi var, ondan rica ettim. Bir hekim arkadaşla geldiler, bize bütün her şeyi anlattılar. Orada bile 2 kısım halinde, arayı koruyarak yaptık. Dediğim üzere her şeyi çabucak yaptık. Tesisleri kapattık. Tesislerdeki işçi gelmiyor. Arkadaşlarımız yalnızca sahayı kullanıyor. Ferdi idmanları konutlarında yapıyorlar. Hepsini takip ediyoruz. 2 günde bir tabibimiz her raporu alıyor. Şu anda herkes uyumlu bir biçimde götürüyor. Herkes için kıymetli olan şey bir an evvel bitmesi” biçiminde konuştu.
“OYUNCULAR ŞU ANDA RUHSAL OLARAK YORGUN, BİTKİN VE TEDİRGİN”
Corona virüsü salgınının sona ermesinin akabinde oyuncuları kalan maçlara hazırlamanın kolay olduğunu belirten Çalımbay, “Yarın bir gün dönemi açarsak diye tüm çalışmalarımızı yaptık. 2’li çalışmalar, 3’lü çalışmalar.. Bu türlü temaslı çalışmaları yaptırmadan arkadaşlarımızı hazırlamaya çalışacağız. Oyuncuları hazırlamak çok kolay. Değerli olan şu durumun bir an evvel bitip, düzelmesi. Oyuncular şu anda ruhsal olarak yorgun, bitkin ve huzursuz. Kıymetli olan oyuncuları o istikamette motive etmemiz” dedi.
“SÜRE AŞİKÂR OLMADIĞI İÇİN FAZLA ÇALIŞMAK DA YETERLİ DEĞİL”
Liglerin başlama tarihinin muhakkak olmaması sebebiyle çok fazla idman yapmanın da yeterli olmayacağını vurgulayan Çalımbay, şu tabirleri kullandı:
“Biz 15 günde de 20, 21 günde de oyuncularımızı hazırlanırız. Oynayacağımız zati 8 tane maç. Yani onu da oynayabilirler, hiçbir sorun olacağını zannetmiyorum. Hiçbir oyuncu idman yapmadan durmuyordur. Konutunda yapar, bahçesinde yapar lakin kesinlikle yapar yani. Zira biliyor ki önünde maçlar var. O maçlarda oynama mümkünlüğü da var. Bu nedenle ona nazaran kendilerini hazır tutuyorlardır. Kadrodaki arkadaşlarımın kimi 10’da, kimi 12’de kimi 3’te, 5’te geliyor. Alanda koşuyorlar. Bunu da kendileri yapıyorlar, biz hiç karışmıyoruz. Ondan sonra gidip 1 gün de konutta kuvvet çalışıyorlar. Pek düzgün halde gidiyorlar. Ben bir sorun olacağını düşünmüyorum. Öbür gruplarda da o denli. Teknik yönetici arkadaşlarımız, oyuncuları takip ediyorlardır. Kesinlikle bir şeyler yapmalarını istiyorlardır. Müddet aşikâr olmadığı için fazla çalışmak da âlâ değil. Müddet uzadıkça bıkkınlık başlayabilir. Aslında çalışırken bile tedirginler. İdmana gelseler bile evvel konuştukları şey, ‘Ne olacak?’ Onun için oyuncuları hazırlamanın teknik yöneticiler için sorun olduğunu zannetmiyorum. Bizler nasıl çalışacağımızı, çok âlâ biliyoruz. Takım olarak da bu işleri bilen arkadaşlardan heyetiyiz. Bir sorun olacağını zannetmiyorum”
“MİNİ BİR DÜNYA KUPASI, OLİMPİYAT ÜZERE TEK KENTTE OYNANABİLİR”
Daha evvel maçların Antalya’da tamamlanabileceğini söylediğini hatırlatan İstek Çalımbay, şöyle konuştu;
“Bu iş biterse herkes rahatlayacak. Çabucak maçlara gidelim diyecekler. Sonucu falan kimse düşünmeyecek. Maçlara gidelim bir an evvel diyecekler. Ben maçları Antalya’da oynayalım diyerek bir fikir attım ortaya. Bütün grupların oraya gelmesini, Çarşamba-Pazar maç oynayarak ligi bitirmesini söyledim. Burada çok hoş alanlar var. Atmosfer çok âlâ, hava sıcak. Yani her şey var. Orada küçük bir Dünya Kupası üzere, Olimpiyat üzere orada bitirmek… Zati bu türlü bir şeye karar verilirse benim niyetim o. Liderimize söyledim. Kulüpler Birliği’nde konuşmasını rica ettim. Bu türlü bir şey olursa biz esasen 15 gün evvelden oraya gidip hazırlığımızı yapacağız. Orada çift idman yaparak rahatlıkla hazırlanabilirsin. Kıymetli olan bu ortamın bitmesi yahut çok azalması ki rahat bir biçimde bunlar oynansın. Orada oynanan maçların katiyen seyircisiz oynanması gerekiyor ki kimse bir avantaj sağlamasın. Olağan olsa deplasmana gidip geleceksiniz. Orada tarafsız bir alanda oynuyorsunuz. Bu herkes için eşitlik oluyor o vakit. Taraftar da olmasa daha da eşitlik oluyor. Hakem arkadaşlarımız bir otele, öbür vazifeliler bir otele, bütün gruplar teker teker bir otellere… Orası futbol açısından varlıklı bir yer. Dünyanın da en güzel kamp yapılacak yerlerinden bir tanesi. Ben o denli uygun gördüm. Bu türlü bir şey olursa 15 gün evvelce oraya gidilir, kampa girilir. Oteline gidip gelir çalışırsın ve maçlara hazır bir duruma gelirsin.”
“ISAAC COFIE, İTALYA’YA GİTMEK İSTEDİ”
Yaşanan olaylar sonrasında orta saha oyuncusu Isaac Cofie’nin İtalya’ya ailesinin yanına gitmek istediğini lakin gitmemesi istikametinde oyuncuyu ikna ettiklerini belirten Çalımbay, “Isaac, İtalya’ya gitmek istedi, haklıdır. Çocukları, eşi oradalar. Lakin biz müsaade vermedik. Müsaade vermedik derken şöyle, onu ikna ettik. Oranın riskli bir yer olduğunu. Geldiği vakit hem onun hem de çocuklarının izole edileceğini, karantinada kalacaklarını söyledik. Tahminen ülkesi kabul etmeyecek, ülkesinde karantinada kalacak. Buraya gelecek burada kalacak. Yani karmakarışık bir şey. Biz onlar orada güvendeler mi dedik. Tamam sen de burada güvendesin, kal birazcık, sabret. Hepimiz sabrediyoruz. Her gün geliyor, tertipli formda idmanını yapıyor. Grubumuzun yüzde 90’ı burada. İzmir’de, İstanbul’da olan var. Ailelerinin yanına daha evvelden giden arkadaşlarımız var. Lakin bizim gönderdiğimiz şeylere ayak uyduruyorlar. Konuttan çıkmamaları gerekiyor. İdman yapıyorlarsa meskende yapacak ya da geniş, hoş bir alan, sakin, sessiz bir yer varsa kimseyle görüşmeden idmanlarını yapacaklar” sözlerini kullandı.
“1 AYDA BİLE LİGİ BİTİREBİLİRSİN”
Mayıs’ın birinci haftasında yapılacak federasyon toplantısından çıkacak kararı görmek gerektiğini, daha sonra bir şeyler yapılabileceğini söyleyen Çalımbay, “Gidişata bakmak lazım. O yüzden federasyonumuz tam karar veremedi. Mayıs’ın birinci haftasına attılar olayı. Yapılacak toplantıya bağlı dediler. O yüzden her şeyden evvel bizim o toplantıyı beklememiz gerekiyor. Oradan çıkacak karar çok kıymetli. Mayıs dediler lakin tahminen de Haziran’a atılacak. Bana nazaran bu iş Temmuz ayında başlasa bile Temmuz ayında bitirebilirsin. Ağustos ya da Eylül de önümüzdeki yılın ligini başlatabilirsin. Bunlar sorun değil. Play-off yapabilirsin. Her şeyi yapabilirsin. Bana nazaran kıymetli olan şey bu durumun bir an evvel bitmesi. Onun dışında hiçbir şey hallolmayacak üzere değil. Bir sefer her şeyden evvel UEFA kabul etmiyor. Belçika tescil ettirdi, onlara ceza verdiler. Bu maçların oynanması için ne gerekiyorsa yapılacak. Fakat evvel insan sıhhati, baş olarak futbolcunun hazır olması. Onları ayarlayıp, bu olaylar da bittikten sonra 1 ayda bile ligi bitirebilirsin. Hiçbir sorun olmaz yani” halinde konuştu.
“MAÇLAR İPTAL OLMASAYDI BÜTÜN EKİPLER DARMADAĞIN OLACAKTI”
Grubunun bu dönem en berbat oyununu seyircisiz oynanan Antalyaspor maçında ortaya koyduğunu, zira futbolcularının başında maç oynamak olmadığına dikkat çeken Çalımbay,” Ben ligler oynansın demiyorum. Olaylar biterse oynansın diyorum. Ben mesela Antalya’yı söylüyorum. Bitsin ki öteki lig başlasın. Fakat bunların olması için evvel olayların bitmesi gerekiyor. Maçlar seyircisiz oynanacak dendiğinde en son maçı biz oynadık Antalya’da. İnanın benim kadrom birinci kez bu kadar makûs oynadı. Zira başlarında maç yoktu. Katiyetle maç yoktu. O denli bir maç oynadık ki arkadaşlarımız bitsin de gidelim, bir an evvel konutumuza kavuşalım… Tesadüf biz gece gelemedik Sivas’a. 1 gün daha kaldık Antalya’da. Herkes huzursuz, panik içerisinde ne yapacağını bilmiyor. Uçağa bile binmek istemiyorlar. Özel uçak tuttuk ve öteki gün geldik yani. Ondan sonra geldik, maçlar iptal oldu. Maçlar iptal olmasaydı bana nazaran bütün kadrolar darmadağın olacaktı. Başlarda maç olmayacaktı. Her şeyden evvel oyuncuların rahat olması, hoş bir çaba vermelerini düşünüyorsak olayların bitmesini beklemek gerekiyor ki ona nazaran hareket edelim. Haydi şöyle oynayalım, bu türlü oynayalım en son şey yani” diye konuştu.
“KENDİ MAÇLARIMIZI ALIRSAK BÜYÜK AVANTAJIMIZ VAR”
Kalan 8 haftada üst sıralardaki rakiplerinin birbirleriyle oynayacağı maçların olduğunu lisana getiren Çalımbay, şöyle konuştu:
“Bizim kalan 8 maçta avantajımız çok. Kendi maçlarımızı alırsak çok büyük avantajımız var. Neden derseniz; bizim üstümüzdeki kadrolar daima birbirleriyle oynuyor. Galatasaray, Trabzonspor ve Başakşehir ile karşılaşacak. Trabzonspor da Göztepe ile oynayıp, akabinde Alanya’ya gidecek. 2 tane deplasmanı var. Hepsinin birbirleriyle maçları var. Başakşehir’in de o denli. Biz kendi maçlarımıza bakacağız. Düzgün biçimde bitirirsek katiyetle ligi çok çok âlâ bir yerde tamamlayacağız.”
“İNDİRİM YAPILMASI LAZIMSA HERKESİN ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMASI GEREKİYOR”
Kimi teknik yönetici ve oyuncuların hak ettiklerinden fazla para aldığı telaffuzlarına katılmadığını lisana getiren Çalımbay, “Ben ona hiç katılmıyorum. Falcao’nun aldığı paraya bakın. Tahminen biz o paralara grubu yapıyoruz. Sivasspor’un bütçesini yapıyorsun. Öbür gruplarda da var. Fenerbahçe de, Trabzonspor da var. Mesela Trabzonspor olağandışı transferler yaptı. Ben Trabzonspor’da çalışırken 1 tane oyuncu alabildim. O da Novak. Bir oyuncum gitti, bir tek onu alabildik. Öbür oyuncu alamadık. Artık bir çok transfer yapıyor. Neden, zira şampiyonluk savı var. Dönem başında da yaptılar, devre ortasında da yaptılar. Galatasaray da, Fenerbahçe de, Beşiktaş da herkes yaptı. Bu transferler zati yüksek sayılar. Başkalarına baktığınız vakit buradaki oyuncuların, teknik yöneticilerin aldıkları paralar yüksek değil. Bir defa kulüplerin yaşaması gerekiyor. Durumlardan ötürü biz de Avrupa’yı takip ediyoruz. Alışılmış ki düşülmesi, indirim yapılması gerekiyorsa hepimize ne düşüyorsa herkesin onu yapması gerekiyor. Genelde futbolcu arkadaşlarımızın menajerleri konuşuyor. Bilhassa 4 büyüklerde çok büyük maliyeti olan oyuncular var. Onlara olağan ki indirmelerini söyleyecekler. Bu da çok olağan. Zira kulüpler çok büyük ziyan edecekler. Zati onu yapmazlarsa kulüplerin birden fazla büyük meşakkatler yaşar” sözlerini kullandı.
“FEDERASYONUN, TEKNİK YÖNETİCİLERİN FİKİRLERİNİ DE ALMASI GEREKİYOR”
Şu anda transfer, futbol, maç üzere bahisleri bir kenara bırakmak gerektiğini söz eden Çalımbay, şöyle konuştu:
“Nasıl başlayacak. O oyuncu para alacak mı? Bunların hepsini alıp, bir kenara atacaksınız. Zira; evvel her şeyin hoş olması gerekiyor ki ondan sonra onları getirelim ortaya. Sonrasında tartışalım, konuşalım. Lakin ben şöyle bir şey isterim. Federasyon da uygun görürse, teknik yöneticilerin de fikirlerini almaları gerekiyor. Hem transferle hem de maçların başlamasıyla ilgili teknik yöneticilerinde fikirlerini alıp, ona nazaran hareket etmeleri gerekiyor. Fakat şu anda o denli bir pozisyona geldi ki. Bu işleri yapacak, bizim istikametimizi çizecek, bizlerim maçlara başlamamızı sağlayacak olan Sıhhat Bakanlığımız. Onların verecekleri kararlara bizim uymamız gerekiyor. Şu andaki tek önder Sıhhat Bakanlığı. Ona nazaran hareket etmemiz gerekiyor.”
“UĞRAŞ VEREN SAĞLIKÇI ARKADAŞLARIMIZA, BÜYÜKLERİMİZE YARDIMCI OLMAMIZ LAZIM”
Günlerin sıkıcı olduğunu lakin konuttan çıkmadan bunlara tahlil bulunması gerektiğini altını çizen İstek Çalımbay, kelamların şöyle noktaladı:
“Hakikaten güç bir süreç ancak buna ayak uydurmamız gerekiyor. Aralık, temastan kaçınma, elleri yıkamak en değerli şeylerden birisi. Bunlara dikkat etmemiz gerekiyor. Bunlar sıkıcı günler. Bu türlü günlerde konutunuzda ailenizle yazgı birliği yapmanız gerekiyor. Konuttan çıkmadan hareket etmek gerekiyor, öbür şeyler bulmak gerekiyor. Sıhhat bakanlığımızın, hekimlerimizin, profesörlerimizin söyledikleri şeylere harfi harfine uymamız, onların işlerini kolaylaştırmamız gerekiyor. Bilhassa İstanbul’da, televizyonlarda görüyoruz. İnanılmaz şeyler oluyor. İnşallah bundan sonra olmayacağını düşünüyorum. Bizim her şeyden evvel uğraş veren sağlıkçı arkadaşlarımıza, büyüklerimize yardımcı olmamız lazım. En değerli şey bu.”
