Galatasaray Hatayspor maçı sonrası çarpıcı yorum! “Şampiyonluk rüzgarı esiyor”

ZEKİ UZUNDURUKAN – YENİ İMPARATOR!

Öyle bir Galatasaray izledik ki… Emek, alın teri, grup bütünlüğü, taraftar dayanağı… Bir grup şampiyon olmak istiyorsa bu türlü oynamalı. İşte iştahlı futbol. İşte pas oyunu, işte önde pres, işte süratli top çevirme… Galatasaray, dün akşam suda sönmeyen akşam güneşi üzereydi.

İlk yarıda 3 puanı cebine koydu Galatasaray. Ancak o kadar coşkulu oynadı ki sarı-kırmızılılar, her dakika golü düşünen, her dakika konuma giren bir futbolcu topluluğu vardı. Biz izlerken yorulduk da, Galatasaray, oynamaktan yorulmadı. Bu ekibin içine şampiyonluk ruhu kaçmış! Helal olsun Okan Buruk’a… Galatasaray’ı nereden aldı, nerelere getirdi…

Her maç üzerine koyan bir Galatasaray var. İşte Galatasaray’ı yeni İmparator’u Okan Buruk! Mertens’in yokluğunda misyon alan Mata, adeta bir MATAdor üzereydi ve 2 defa fileleri havalandırarak, klasını ve ustalığını konuşturdu.

Galatasaray, Hatayspor karşısında adeta bir yanardağ ordusu üzereydi. Ateşlere basarak koşan grup ruhu ile oynadılar. Estetik gol uzmanı Icardi bile önde o denli baskılar yaptı ki, Hatayspor defansı nefes almakta zorlandı. 43 kere rakip ceza alanında topla buluşmuş dünkü maçın birinci yarısında Galatasaray.

Şampiyonluk sevdalıları, emin adımlarla gayeye hakikat ilerliyor. Icardi çok büyük bir oyuncu. Birinci yarıda atılan 3 golün de mimarıydı… Mertens yok lakin taraftar ve Okan hoca ‘Eyvah, eyvah!’ demiyor. Zira Mata var. Galatasaray’da her oyuncu formda! Her oyuncu alanda adeta birer aslanlar üzere kükrüyor!

Galatasaray’ın dünya yıldızları; çok yetenekli ve kaliteli oldukları kadar bir o kadar da zekiler. Günümüzde futbol matematik üzerinden oynanmaya başlandı. Matematik de zeka işi. Alanda zeki oyuncuların fazla olursa, rakiplerin çıkardığı sorunları, bu oyuncular çözüp, seni sonuca götürüyor!

Galatasaray, yaz transfer periyodunda işte bu türlü oyuncular transfer etti. Futbolda yaşa takılmamak lazım. Futbolun gerçeklerinden biri de deneyimdir. Galatasaray taraftarlarına da altın alkışlar göndermek lazım. İstanbul’da cuma trafiği yoğunluğu, soğuk ve yağmurlu bir hava olmasına karşın, tribünler tıklım tıklımdı. Yalnızca alandaki futbolcular değil, tribünler de artık şampiyonluğa inanmışlar. İşte bu bütünlük, Galatasaray’ı keyifli sona götürecek üzere görünüyor!

Evet ligin daha yarı yolundayız tahminen. Ancak ortada görünen bir gerçek var! Ligde en güzel topu Galatasaray oynuyor, en kaliteli takım da Galatasaray’da! Bu Galatasaray, şayet aleyhine büyük hakem yanılgıları olmazsa, şampiyon olur!

Hatayspor ise oyunu hiç çirkinleştirmeden, Galatasaray’ın üzerine gidip, gol aradı. Volkan Demirel’in yiğit futbol anlayışını takdir etmek gerek. Fakat ortada büyük bir güç ve kalite farkı olunca, Galatasaray farklı kazandı.

İkinci yarıda oyuna giren Gomis, tekrar eksiksiz bir gol attı. Gomis’e yaşlı diyenler utasın! Yedek kalıyor sesi çıkmıyor, oyuna giriyor, adeta kükrüyor. Heykeli dikilecek bir golcü Gomis! Galatasaray’ı öteki şampiyonluk adaylarından ayıran bir özellik daha var! Alanda misyon alan bütün futbolcular çok memnun, keyif alarak oynuyorlar! Seri galibiyetlerle gelen liderlik keyfi, Galatasaray’da kış ayazında bile bahar rüzgarları, şampiyonluk rüzgarları estiriyor…

LEVENT TÜZEMEN – BURUK FARKI

Mertens’in yokluğu Galatasaray’ın hamle gücünü zafiyete uğrattı. ‘Eğri gemi yanlışsız sefer’ tanımlamasının en tesirli örneğini Mata’da gördük. İspanyol yıldız, pas temaslarında yoktu. Galatasaray’ın en etkisiz ismi Mata, uzatmalarda iki gole imza attı. Mertens oynasaydı, Galatasaray daha fazla konum bulurdu. Bilhassa Icardi, arkadaşlarından kâfi dayanak görmedi.

Örneğin; Arjantinli yıldızın hava toplarındaki üstünlüğü bilinmesine karşın Oliveria’nın duran topları daima ön direğe kesmesi küsurdu ve bu ortalar hiç verimli olmadı. Galatasaray’ın birinci 3 golünün hazırlanışında Icardi’nin net dokunuşları vardı. Mata’nın attığı ikinci golde Tangocu’nun rakipten baskıyla kaptığı topu sert bir şuta dönüştürmesini kaleci Erce yalnızca çelebildi.

Okan Buruk’un değişiklikleri yaparken ve 4’üncü golü atan Gomis’i oyuna alırken Icardi’yi oyunda tutup, çift forvete geçmesi gerçek bir ataktı. Erden Timur, âlâ ki Torreira’yı almış. Melo ve Fernando’dan sonra en kıymetli transfer. Uruguaylı çok istikrarlı oynuyor, topla rakip ortasına girerken zamanlamayı çok güzel ayarlıyor, ayağındaki topları bilerek ve görerek tesirli pasa dönüştürüyor, orta alanı gözleriyle radar üzere denetim ediyor. Savunmayı rahatlattığı üzere pas köprüsünün kurulmasını sağlıyor.

Kerem-Barış ikilisine bir teklifim var; ceza alanında topla buluştuğunuzda şut atmadan evvel etrafınıza, “Boşta arkadaşım var mı?” diye bir göz atın. Etraf denetimini Icardi yaparken sizin attığınız gelişi hoş şutlar egoistçe oluyor.

ERMAN TOROĞLU – ICARDI FARKI

Galatasaray’da alana çıkan takım ufak ufak şekilleniyor. Birbirlerini düzgün tanımaya başladılar, onun için de rahat top oynuyorlar. Alışılmış burada değerli olan; rakipleri Galatasaray’a karşı nasıl oynayacak?

Eğer Galatasaray’a karşı hamle oynarsan, sarı-kırmızılılar senin art tarafına çok kolay ulaşır. Bu durumda da yeterli işler yaparlar, zira akıllı ve çabuk adamları var. Bu türlü bir gruba karşı 30-35 metrede grup olarak güzel defans yapacaksın, aldığın toplarla hemencecik çıkacaksın, o vakit konum yakalayabilirsin.

Hatayspor dün bunu yapmaya çalıştı lakin yapamadı. Zira ellerinde Icardi ayarında bir futbolcuları yoktu. Icardi ne mi yaptı? Net iki gol attırdı!.. Galatasaray’ın attığı ikinci golde Icardi ortaya o denli bir top bıraktı ki sol açıktaki arkadaşına, bütün defans oyundan düştü. O gelen topu da Dubois çok hoş ortaladı, Mata’ya yalnızca kafayı vurmak kaldı.

Yani; 100 üzerinden kıymetlendirecek olursak golün yüzde 50’si Icardi’nin, yüzde 30’u ortayı yapan Dubois’in, yüzde 20’si ise topu filelere gönderen Mata’nındı. İkinci yarı başladı, Galatasaray tempoyu düşürdü. Haliyle de Okan’a oyuncu değişikliği yapmak kaldı.

Biraz daha önce yapsa daha düzgün olurdu bence. Mesela dün Icardi’yi sonuna kadar çıkarmadı Okan… Neden? Futbolculara en âlâ kondüsyon tamam egzersizle olur ancak maçta bu tavan yapar. Okan da Icardi’yi dün akşam bu türlü kullandı.

Birkaç tehlikeli yerde Muslera da kaleciliğinin inceliğini gösterdi. Hakeme gelecek olursak; yeni yeni sahne almaya başladı. Ufak tefek faul olabilecek durumları oynatarak yeterli yapıyor. Yerde yatan futbolculara bakmıyor bile, bu da hoş.

Bir durumda arttan çeken oyuncu için sarı kartına başvurabilirdi lakin vermedi. Hakemin en büyük yanılgısı topun önünde oynuyor, gerisinde oynamıyor ve futbolcuların konumlarını engelliyor. Sonra da durumdan kaçmak için uğraşıyor. Galatasaray kazandığı son 8 maçını 3 gol ortalamasıyla oynadı. 24 gol attı, kalesinde yalnızca 4 gol gördü.

SERKAN KORKMAZ – DÖNÜŞÜM

Maç başlar başlamaz üç puanın Galatasaray’ın olacağı muhakkak olmuştu. Atak pres, tempo, rakip kaleye dönük hırs tribündeki onbinlerce sarı-kırmızılı taraftarı havaya hemencecik sokmuştu. Dün akşam resmen “ligin en güzel deplasman takımı” denen Galatasaray’ın “iç saha takımına” evrilmesine tanıklık ettik.

Erken dakikada Kerem’in golüyle öne geçilmişti lakin gözler tekrar de Mertens’i arıyordu. Şayet O da olsaydı birinci yarı çok farklı bir skorla biterdi. Keza; Mata epey berbat oynuyordu. Hem de o denli bu türlü değil. Sempatik bir adam Mata. “Bu da mesleğinin sonunda ‘tırtık’ yapmaya gelmiş” demeye insanın lisanı varmıyor. Hatta adamı o kadar seviyorum ki, bir orta “eskiden ne topçuydu be, artık şu haline bak” diye içlenirken buldum kendimi.

Derken; birinci yarı bitiminde arka arda attığı iki golle bir anda maça damga vurdu İspanyol. Hayatta da futbolda da asla pes etmemek lazım. Bakın Okan Buruk’a, dönem maçında pek çok kişi ona birkaç ay ömür biçiyordu. Bakın Muslera’ya hala kadrosunu yalnızca muazzam kurtarışlarıyla değil duruş ve halleriyle da ayakta tutabiliyor. Bakın haylaz Icardi’ye, emekli(!) Gomis’e, “bundan hiçbir şey olmaz” denen Barış Alper’e…

Dubois’yı sol beke dönüştüren Sacha Boey’e… “Gidiyor” denirken asistle dönen Yunus’a ne demeli? Galatasaray bir oyuncu kümesinden büyük bir ekip olmaya koşuyor. “Hepimiz tıpkı gemideyiz” mantığı dün akşam da Mata’yı ayağa kaldırdı, Mata’ya paha kattı işte. Artık an prestijiyle en güçlü şampiyonluk adayı Galatasaray.