Türk futbol tarihinin en değişik transfer öykülerinden biri, kuşkusuz Fenerbahçe’nin Mehmet Topuz’u Beşiktaş’ın elinden almasıydı. Periyodun Kayserispor oyuncusu Beşiktaş formasını giymiş fakat transferi bitiren sarı-lacivertli kadro olmuştu.
Mehmet Topuz, Fanatik Gazetesi’ne verdiği röportajda bu transferin perde ardında yaşananları ve transfer sürecini anlattı. Fenerbahçe’den ayrılığına dair ise itirafta bulundu. Topuz, Portekizli yıldız Bruno Alves’i dövdüğü için kovulduğunu söyledi.
İşte o röportajdan öne çıkanlar:
“Benim üretimi bilenler bilir. Kimse bana zorla bir şey yaptıramaz. Benim için her vakit önceliğim kulübüm olmuştu. Zira ben Mehmet Topuz olduysam Kayserispor sayesinde olmuştum. 2008-2009 döneminin sonuna yanlışsız menajerler, ortacılar aradılar, nabız yokladılar. Ben de ‘Sezon bitince kulüple masaya oturulur, konuşulur’ diye karşılık verdim. Aslında o dönem grubun düşme korkusu yoktu. Üst sıralar için de bir savımız kalmamıştı. Lig bitmeden 7-8 hafta kala midemle alakalı sıhhat meselem olduğu için son maçlarda oynamamıştım. Transfer devri geldiğinde, misyonumu yapmanın huzuru içindeydim.”
“Genel menajer Süleyman Hurma ile görüştüm. ‘Bana teklifler geliyor, kulüp olarak siz yapın bu görüşmeleri’ dedim. Bana karşılığı ‘Seni isteyen kulüp yok. Sen bize teklif getir, hangi kulüp istiyorsa konuşuruz’ formunda oldu. Bu ortada beni de Fenerbahçe’den arıyorlar. Bilhassa Aziz Yıldırım’ın arattığını biliyordum. Bu bahiste Rıdvan Dilmen’le temas kurup Aziz Yıldırım’ın Kayserispor ile görüştüğünü öğrendim. Halbuki bana, kulübüm tarafından teklif yok denmişti.”
“Ben bu gelişmelerden sonra tatil için Antalya’ya yanlışsız yola çıktım. Yoldayken beni Aziz Yıldırım aradı. Ben de yalnızca Süleyman Hurma’nın hakikat söylemediğini ortaya çıkartmak için, “Başkanım, beni Fenerbahçe’ye istediniz mi?” diye sordum. İstediğini söyledi ve görüşmemiz bitti. Sonraki gün Beşiktaş Lideri Yıldırım Demirören aradı. ‘Transferin için seninle görüşmek istiyoruz’ dedi. Ben de, ‘Başkanım, kulübüme sorayım’ dedim. Çabucak Süleyman Hurma’yı aradım Demirören’in benimle görüşmek istediğini söyledim. Hurma,’Sen görüş, biz de görüşürüz’ dedi. Aslında o sırada kulübüm de Fenerbahçe ile görüşüyormuş. Bana bunu söyleseler, ben zati Fenerbahçe’ye imza atardım fakat haberim yoktu.”
“O devirde Beşiktaş formasını da Kayserispor’un bilgisi dahilinde giydim. 3 gün sonra transferin tamamlanacağı söylendi, bu kelama güvenip giydim. Lakin Beşiktaş bana, Fenerbahçe ise Kayserispor’a daha fazla para teklif etti. 6 ay sonra boşa çıkıp istediğim yere imza atardım ancak bu bana yakışmazdı. ‘Kulübüm nasıl daha çok kazanacaksa ben onu kabul ederim’ dedim. Bu yüzden vicdanım çok rahat. Transfer öykümle ilgili yıllarca palavra yanlış şeyler anlatıldı. Bu röportajla birlikte her şeyin açıklık kazandığını düşünüyorum.”
“Fenerbahçe’deki 7 yılımın her biri çok özel geçti. Hoş muvaffakiyetler elde ettik. Son dönemimde Vitor Pereira geldi ve benim için makus günler başladı. Türk futbolcuları dışlayan, yabancı futbolculara farklı davranan bir teknik adamdı. 2016’nın mayıs ayında Samandıra’da idmandaydık. Bruno Alves idmanda genç oyuncumuz Uygar Mert Zeybek’e kasıtlı bir halde sert girince, bilek bağları koptu. Ben de kendimi tutamadım ve Alves’e tekme tokat daldım! Bu olaydan sonra kulüple tüm bağlarım koptu. Dönem sonunda aslında mukavelem bitti ve uzatmayı teklif etmediler. Şayet yabancı hocalara bu kadar müsamaha gösterilirse, bundan her kulüp ziyan görür. Biz Türk futbolcularda bundan nasibimizi alırız.”
