“Hocaların derbisi” Usta yazarlar Fenerbahçe – Galatasaray maçını böyle yorumladı!

SORU: Gözler pazar günü oynanacak Fenerbahçe – Galatasaray derbisine çevrildi. Bu maçı kim kazanır, neden?

ALİ GÜLTİKEN: Ev sahibi olmak her vakit artı 1 avantaj sağlar. Derbiler kendi içinde her vakit farklı dinamiklerle ortaya çıkar ve o gün içindeki performanslar iki ekip için de değerlidir. Erken görülebilecek kartlar, eksik kalmak, golü erken bulmak ve erken yemek oyun istikrarlarını her vakit değiştirir. Fakat iki grup açısından da formda oldukları bir periyot. İkisinin de çok kıymetli, sonucu değiştirecek oyuncuları var.

Bunlar birçok şeyi maçın içinde farklı yere taşıyabilirler. Lakin son yıllarda derbilerdeki sonuçları belirleyen faktörün teknik yöneticilerin oyun tercihleri olduğunu görüyoruz. Kaybetmeme, oyunu denetim etme ve gerçek savunma ön plana çıkıyor ve bu da oyunu belli ölçülerde kilitliyor. Lakin ikinci yarının ortalarından sonra daha net ataklar görüyoruz. Bu maçta da benzerini yaşayacağımızı düşünüyorum.

AHMET ÇAKAR: Sonuç muhakkak olmasa da hatta favori olmayan grup vakit zaman kazanarak çıksa da yarınki derbide F.Bahçe’yi bir adım önde görüyorum.

Seyirci baskısı, temposu, önde pres özelliği F.Bahçe’yi öne çıkarıyor. Lakin dedim ya 40 yıldır o denli derbiler seyrettik ve yönettik ki maç öncesi ‘3-5 fark olur’ derken bir bakmışsınız başka ekip kazanıvermiş.

BÜLENT TİMURLENK: Kadıköy’de 50 bin taraftarını gerisine alacak olan Fenerbahçe, bu dönem en kıymetli silahı olan ön alan baskısını derbinin ekstra motivasyonuyla Galatasaray üzerinde uygulayacak. Galatasaray çıkışlarda sorun yaşayan fakat kalecisi ve savunmasıyla da sağlam duran bir grup. Fenerbahçe, rakibin zayıf halkası sol bek üzerinden oyunu çözebilir.

Okan Buruk’un grubu ise geçiş ataklarında şayet maça İcardi ile başlarsa onun pas istasyonu olacağı ataklarda, Kerem-Rashica ve Mertens ile mesken sahibinin savunmasına sıkıntı anlar yaşatabilir. Galatasaray, bir defa daha ikinci yarıda düşerse bu kere karşısında İstanbulspor ve Ankaragücü yok, Fenerbahçe bu handikaba cezayı keser. Derbinin net bir favorisi yok ve bu dönem büyük maçları yeterli oynayan Galatasaray için beraberlik de koltuğu korumak için âlâ sonuç.

ÖMER ÜRÜNDÜL: Derbilerden evvel şu yorumu yaparım; ‘Kendi alanında oynayan grup bir adım öndedir.’ Şampiyonluk yarışını çok yakından ilgilendiren bir maç olacak. İki grubun da kimi saha içi problemleri mevcut.

Teknik yöneticilerin, rakiplerini de tahlil ederek alana çıkaracakları grup tertibi ve taktik anlayışları büyük değer taşıyacak. Benim favorim bu maç için Fenerbahçe.

MELER’İN EN SIKINTI MAÇI

SORU: Derbiyi Halil Umut Meler yönetecek. MHK’nın bu ataması için ne diyorsunuz?

ALİ GÜLTİKEN: Kim atansa tartışma olacaktı. İsmin artık çok kıymetli olmadığını biliyoruz. Ekipler bunu otomatik hale getirdiler ve konuşulmasını istek ediyorlar.

Temennim hakemi değil, çabayı, kaliteyi, yüksek oyun temposunu, teknik yöneticilerin tesirli taktik dokunuşlarını ve golleri konuşacağımız bir maç olması.

AHMET ÇAKAR: Maalesef MHK, ‘Ben bir hiçim’ diyerek algoritmanın da yok kararında olduğunu itiraf etti. Son iki büyük maça baktığımızda hakem Meler’di. Üstelik son 6-7 haftadaydı bu maçlar.

Yarın da Halil Umut Meler… Bu şu demektir; ‘Benim elimde hakem yok. Hakem yetiştiremedim, algoritma falan palavradır ve iflas ettik’. Bu kelamları söylemese de bu kelamlar MHK’ye ilişkin olmalıdır. Hiçbir kararları ve karar verme yetileri yok.

BÜLENT TİMURLENK: Cüneyt Çakır ve Fırat Aydınus sonrasında star hakem Halil Umut Meler. Onu derbiye atamak için yapay zekaya muhtaçlık yok. Bir haftadır yükselen tansiyon yüzünden alanda uygun niyetli olmayacak futbolcu kümesi göreceğiz iki kadroda da.

Bu koşullarda kimsenin düzgün futbol beklentisi yok. Halil Umut Meler ve takımına derbide hakem bahtı diliyorum. Memlekette yarın kimsenin iş yükü onlarınkinden ağır değil. İnşallah derbinin baş aktörleri olmazlar.

ÖMER ÜRÜNDÜL: Merkez Hakem Şurası, içine düştüğü durumdan ötürü derbiye Halil Umut Meler’i atadı. Meler, genel performansıyla Harika Lig’in en uygun hakemi pozisyonunda ve hakikat bir karar…

Ama kısa mühlet evvel Trabzonspor-Fenerbahçe müsabakasını yöneten bu hakemin mecburiyetler münasebetiyle bu maça da atanması bence üzücü bir olay.

YOL AÇILDI HERKES GEÇMEK İSTER

SORU: VAR kayıtları açıklandı. Birçok tartışma beraberinde geldi. TFF Lideri, “Bir daha a��ıklanmayacak. Bu iş çocuk oyuncağı mı?” dedi. Süreci nasıl görüyorsunuz?

ALİ GÜLTİKEN: Bir kapıyı açıyorsanız, ‘Ben bunu sırf bir kezlik yaptım’ diyemezsiniz. Kelamlı olarak söyleseniz de artık bir yol olmuştur ve herkes buradan geçmek ister. TFF Lideri Mehmet Büyükekşi’nin açıklamaları bundan sonra kararlılığı söz eder üzere görünüyor. Lakin bunu uygulayabilecek iradeyi ne kadar ortaya koyabilecekler, göreceğiz.

AHMET ÇAKAR: 40 yıldır Türk futbolundayım. Hakem sorunu hiç bu kadar yoğunlaşmamıştı. Bana nazaran TFF, VAR kayıtlarını açıklamakla hakikat yaptı. Hem kendini kurtardı hem de topluma, ‘Alın bizim hakemler neymiş görün” dedi. Ama bu çeşit aksiyonlar beraberinde çeşitli komplikasyonlar getirir. Büyükekşi’nin “Bir sefere mahsustur” kelamı öykü. O denli bir maçta o denli bir olay olur ki yeniden 85 milyonun baskısıyla VAR konuşmalarını açıklamak zorunda kalırlar. Türk hakemliği can çekişiyor. Sivas-G.Saray maçındaki VAR konuşmalarını dinledim, birçok bilgisiz adamın konuşmalarına şahit oldum. İşin berbatı, VAR hakemi de AVAR hakemi de hatta orta hakem de ofsayt kuralını tam olarak bilmiyor. Bu süreç beraberinde felaketler getirebilir.

BÜLENT TİMURLENK: İki maçın VAR kayıtlarını açıklayan Federasyon, “Bakın, bu adamlar kasıtlı, taraf tutan karakterler değiller. Yetersizlikleri bu yanılgıları getirdi” demeye getirdi. Elbette bu iş çocuk oyuncağı değil, bu oyunu sevenler haftada 9 maçın yanında bir de her maçın VAR kayıtlarını mı dinleyecek! Dönemin birinci, tek ve son yanlışı değildi bunlar. Geride kalan haftalarda sessiz kalıp iki maçın kaydını yayınlarsanız, öncesi ve sonrasındaki yanılgılar için de kulüpler, “Bu iş çocuk oyuncağı mı?” diye sorar. Soruyorlar, sormaya da devam edecekler.

ÖMER ÜRÜNDÜL: Normalde VAR kayıtlarının açıklanmaması lazım. Fakat art geriye oynanan haftalarda çok değerli hakem yanılgıları olup bunlar medyada eleştirildiği için bu türlü bir şey yapmak zorunda kaldılar. Bana nazaran bu kurallarda âlâ oldu. Ancak emsal diye tekrarlanırsa telafisi olmayan bir dert ortaya çıkar.

KADERLERİ HAFTAYA BELİRLİ OLUR

SORU: Trabzonspor ve Beşiktaş’ın performansını nasıl buluyorsunuz? Herkes “Zirve yarışında olacağız” diyor. Buna katılıyor musunuz?

ALİ GÜLTİKEN: Sezon başında 5 maç oynandığında toplam 15 puanın olduğu yerde 5-6 puan geride olmak büyük fark görünebilir. Fakat önünüzde 20’den fazla maç varsa bu puan farklarının aşılabileceğini bilirsiniz. Trabzonspor ve Beşiktaş açısından değerli olan oyun ritimlerini yakalayabilmeleri ve kazanma sürekliliğine ulaşabilmeleri. Her iki kadro da üst üste birkaç maç kazanabilme başarısı gösterebilirse inançlarını tekrar pekiştirebilirler

AHMET ÇAKAR: Trabzonspor ve Beşiktaş sonuna kadar şampiyonluğu kovalarlar. Ola ki üstteki ekipler ve bilhassa F.Bahçe ile G.Saray takıldıklarında dorukta bulunan 5-6 kadronun puan aralığı daralır. Takım kalitesine baktığımızda Trabzonspor’un ve Beşiktaş’ın doruktaki ekiplerden hiçbir eksiği yok.

BÜLENT TİMURLENK: Trabzonspor ve Beşiktaş’ın yarışa dahil olabilmesi için evvel 3 maç art geriye kazanmaları gerekiyor. Fenerbahçe ve Galatasaray